Güney Azerbaycan Gözüyle 8 Mart
AZERBAYCAN MİLLİ HAREKETİNİN EN SON KADIN ŞEHİDLERİNDEN GÖRÜNTÜLER
Güney Azerbaycan Gözüyle 8 Mart
8 Mart – Uluslararası Kadınlar Günü, Güney Azerbaycan’da yalnızca cinsiyet eşitliğinin
değil, aynı zamanda milli haklar uğrunda mücadelenin de sembolik günüdür. İran’ın
Farsçı-Şuubi rejimi altında inleyen Azerbaycan Türk kadınları aynı zamanda milli ve
biyolojik ayrımcılıkla karşı karşıyadır. Kadınlar toplumsal, hukuksal, mezhepsel ve
ekonomik baskılarla birlikte, en temel milli haklardan bile yoksundurlar. Bu ise dünyada
eşi benzeri olmayan, 20 milyonluk bir kadın topluluğuna yönelik en derin insanlık dışı
gerçektir. Tüm bunlara rağmen, Güneyli Türk kadını, tam milli-siyasi haklarını elde
etmek için milletinin omuz omuza yanında durmaktadır.
Azerbaycan Milli Hareketinde Kadınların Rolü
Türk kadını, Azerbaycan Milli Hareketi’nin omurgasıdır desek yanlış olmaz!
Kadınlarımızın milli hareketin ön saflarında yer alması rastgele değildir. Bu öncülük,
Türk tarihinin derinliklerinden gelen bir milli gelenektir. Türk kadını tarih boyunca
yalnızca açık alanlarda ve göz önünde değil, savaşların görünmeyen en derin
düğümlerinin anahtarı olmuştur. Güney Azerbaycan Türk kadını, faşist rejimin
Azerbaycanlı ailelere yönelik yıkıcı stratejisini etkisiz hale getiren, onun etkisini aza
indiren en yılmaz milli hareketçidir. Farsçı-şeriatçı rejimin sınırsız baskılarına rağmen,
Güneyli Türk kadınının fedakarlığıyla Azerbaycan Milli Hareketi günbegün
güçlenmekte ve bu etki toplumsal alanlarda açıkça görülmektedir. Günümüzde birçok
milli kadın Tebriz, Kerec ve diğer Azerbaycan şehirlerinde tutuklu olarak cezaevindedir.
2022 İran Ayaklanmaları ve Güney Azerbaycan Kadınları
Genel tabloya bakıldığında, 2022 İran protestolarında Azerbaycan’ın öncü rolü
olmadığı söylenebilir. Bunun başlıca iki nedeni şu şekilde açıklanabilir: a) Azerbaycan
Türk kadını, sorunlarının çözümünü yalnızca Tebriz merkezli Azerbaycan Milli
Hareketi’nde görmektedir. Ona göre, yüz yıllık milli-siyasi ve devletçilik esaretinin
sonuçları ortadadır. Güneyli kadın artık yalanlarla değil, gerçeklerle yaşamak
istemektedir. Bu nedenle, mümkün olduğunca kendini İran içi olaylardan uzak tutmaya,
tüm enerjisini kendi milleti ve vatanının kurtuluşuna adamaya kararlıdır. b) Buna
rağmen, birçok Azerbaycan Türkü bu kanlı olaylarda hayatını kaybetmiştir. Onlar
sadece İran’ın kurtuluşu, kadın özgürlüğü için değil, milli kimliği yok sayılan bir halk
olarak isyan bayrağı açmışlardır. Bu süreçte birçok Türk kadını, döktüğü kanlarıyla
özgürlüğün sınırsızlığını göstermiştir. Ancak, kanlarını veren bu soydaşlarımız bile İran
yanlısı-Farsçı iç ve dış medyanın boykotundan kurtulamamıştır. Fars medyası,
hayatını kaybeden Türk etnik kimliğine sahip kişilerin kimliklerini gizleyerek
Azerbaycan’a olan düşmanlığını saklayamamıştır.
Güney Azerbaycan Kurtuluş Partisi’nin Kadına Bakışı
Güney Azerbaycan Kurtuluş Partisi (GAKP), toplumun tüm alanlarında, yasalarında,
kurallarında ve yargı sahasında kadınların erkeklerle tam eşitliğini yalnızca
savunmakla kalmaz, bu uğurda tam anlamıyla mücadele etmekte görer. Çünkü bir
milletin milli kurtuluş savaşı, onun tüm kesimlerinin katılımıyla mümkündür. Kadın,
toplumun en sorumlu yarı kesimidir. Bir toplumun özgürlüğü, onun sorumluluk üstlenen
bireylerin önderliğiyle mümkündür. Bu yüzden GAKP, Türk kadınının milli harekette
aktif katılımını zorunlu görmekte ve onların liderlik pozisyonlarına yükselmesini gerekli
bilmektedir.
Güney Azerbaycan Kurtuluş Partisi
2025/mart/07